Elazığ Barosu olarak;
Bu insanlığa karşı işlenmiş vahim fiili en sert ve en kesin ifadelerle kınıyoruz.
Hayatını kaybeden kadın vatandaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve üç çocuğuna sabır diliyoruz.
Bu olay, kadına yönelik şiddetle mücadelenin yalnızca ceza hukuku boyutuyla sınırlı kalmaması gerektiğini; koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin şekilde uygulanmasının bir zorunluluk olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Devletin ilgili tüm kurumları, 6284 sayılı Kanun başta olmak üzere yürürlükteki mevzuatın gereğini eksiksiz yerine getirmeli; kadınların yaşam hakkı kesin ve açık biçimde güvence altına alınmalıdır.
Bu nedenle Elazığ Barosu, Soruşturma ve kovuşturma sürecinde, müdafilik ve katılma haklarını eksiksiz kullanacak, Cezasızlık algısına yol açabilecek her türlü uygulama ve yorumun karşısında duracak; hukukun tüm mekanizmalarının gecikmeksizin ve eksiksiz işletilmesi için dosyanın her aşamasını titizlikle ve doğrudan takip edeceğiz.
Devletin tüm kurumlarını; kişilerin temel hak ve özgürlüklerini koruma yükümlülüğünü yerine getirmeye, kadınlara yönelik şiddetle mücadelede etkin, bütüncül ve sıfır tolerans ilkesine dayalı bir politika izlemeye davet ediyoruz.
Bu doğrultuda kadınlara yönelik şiddetin hiçbir şekilde müsamaha görmediği, hukuk devletinin tüm mekanizmalarının kararlılıkla işletildiği bir toplum düzeni için mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna bildiririz.
Elazığ Barosu, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleriyle mücadelede, hukukun üstünlüğünü tesis etmek ve adaletin mutlak surette tecellisini sağlamak adına görevini kararlılıkla sürdürecektir.
