Maçta Elazığspor futbolcularına, teknik heyetine ve taraftarlarına yönelik gerçekleştirilen taşlı ve yabancı cisimli saldırıların kabul edilemez olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çoban, bu saldırıların yalnızca Elazığspor’a değil, Elazığ’a, spora ve insanlığa yönelik karanlık bir girişim olduğunu ifade etti.

Olayların sadece bir futbol müsabakasıyla sınırlı kalmadığını belirten Prof. Dr. Çoban, maç öncesinden başlayan gerginliğin, maç sırasında sahaya atılan maddelerle ve sonrasında organize şekilde gerçekleştirilen taşlı saldırılarla bir provokasyon boyutuna ulaştığını dile getirdi. Yaşananların plansız bir öfke patlaması değil, planlı bir linç girişimi olduğunu savunan Çoban, bu tür eylemlerin sporun evrensel ilkeleriyle bağdaşmadığını kaydetti.

Tüm kışkırtmalara ve tahriklere rağmen Elazığspor futbolcularının sağduyulu yaklaşımının, teknik heyetin vakur duruşunun ve taraftarların sergilediği sükûnetin, Elazığ’ın kültürünü ve vakarını bir kez daha ortaya koyduğunu belirten Prof. Dr. Bilal Çoban, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Bu çirkin saldırıyı gerçekleştirenleri de, bu saldırıya göz yumanları da, susarak meşrulaştırmaya çalışanları da en güçlü şekilde kınıyoruz. Hiç kimse Elazığ’ın onuruyla, Elazığspor’un emeğiyle ve bu şehirde yaşayan insanların güvenliğiyle oynayamaz. Spor, kazanmak kadar kaybetmeyi de öğrenmek, rakibini yenmek kadar ona saygı duymaktır.”

Açıklamasının sonunda Elazığspor’a ve Elazığ’a olan inancını yineleyen Prof. Dr. Çoban, “Bu şehir, spor ahlakına sahip çıkan evlatlarıyla büyüyecek ve bir gün, bu kara günü bile aşkla, emekle, alın teriyle geride bırakacağız. Çünkü biz Elazığ’ız ve Elazığ asla yalnız yürümeyecek” dedi.