CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Elazığ’da son yıllarda belirgin şekilde hissedilen iklim değişikliklerinin, kent genelinde önemli riskleri beraberinde getirdiğine dikkat çekti. Yağış miktarlarında yaşanan ciddi düşüşün baraj doluluk oranlarını olumsuz etkilediğini belirten Erol, bu tablonun önümüzdeki süreçte ciddi bir su krizine dönüşme ihtimali taşıdığına işaret etti.

Mevsimsel değişimlerin artık olağan bir doğa döngüsü olarak değerlendirilemeyeceğini ifade eden Erol, küresel ısınmanın etkileriyle birlikte Elazığ’da hem günlük yaşamın hem de tarımsal üretimin doğrudan tehdit altında olduğunu kaydetti. İçme suyu temini, tarımsal sulama, hayvancılık ve gıda güvenliği gibi birçok alanda risklerin giderek arttığına dikkat çekildi.

Baraj doluluk oranlarının istenilen seviyelere ulaşamamasının, ilerleyen aylarda su temini konusunda ciddi sorunlara yol açabileceği değerlendirilirken, bu durumun yalnızca tarımsal üretimle uğraşan kesimleri değil, kentte yaşayan tüm vatandaşları yakından ilgilendirdiği vurgulandı. Tarımsal üretimde yaşanabilecek verim kayıplarının, çiftçilerin gelirlerinde düşüşe ve gıda fiyatlarında artışa neden olabileceği belirtildi.

Erol, Elazığ’ın mevcut iklim koşulları dikkate alınarak su ve tarım politikalarının yeniden ele alınmasının zorunlu hale geldiğini ifade etti. Su kaynaklarının verimli kullanımı, alternatif sulama yöntemlerinin yaygınlaştırılması ve kuraklığa dayanıklı ürün planlamasının öncelikli konular arasında yer alması gerektiği kaydedildi.

CHP’li Gürsel Erol’dan Elazığ Belediyesi’ndeki Akaryakıt İddiaları İçin Kapsamlı İnceleme Çağrısı
CHP’li Gürsel Erol’dan Elazığ Belediyesi’ndeki Akaryakıt İddiaları İçin Kapsamlı İnceleme Çağrısı
İçeriği Görüntüle

Sürecin bireysel ve parçalı uygulamalarla değil, tüm paydaşların katılımıyla yürütülmesi gerektiği belirtilirken; yerel yönetimler, ilgili kamu kurumları, üniversiteler, ziraat odaları, sulama birlikleri ve sivil toplum kuruluşlarının ortak bir çalışma zemini oluşturmasının önemine dikkat çekildi. Kısa, orta ve uzun vadeli hedefleri kapsayan bütüncül bir eylem planının hazırlanmasının Elazığ’ın geleceği açısından kritik olduğu ifade edildi.

Elazığ’da yaşanan iklim ve su sorunlarının siyaset üstü bir mesele olduğu vurgulanırken, gerekli önlemlerin zamanında alınmaması halinde çok daha ağır sonuçlarla karşılaşılabileceği uyarısında bulunuldu.