Tarihe geçen bu gece de tüm dünya gibi çok şey çıkarmalıyız kendimize.
Savaşların artık göğüs göğüse muharebe tarzından çıkıp , sanal ağlar, uzaktan yönetilen füze ve hava savunma sistemleriyle gerçekleştirildiği tarzda savaşlarla karşı karşıyayız .
Saatler içerisinde şehir merkezlerine ulaşan büyük çaplı bir savaşa şahitlik ediyoruz .
Tabiki bunun öncesinde ise , istihbarat , planlama ve uygulama konularında uygulanan taktik, stratejik ve varolan donanımsal yeterliliklerin önemi oldukça açık ve net görülebiliyor.
Bu noktada ise çok net görüyoruz ki savunma sanayii ve teknolojik yeterlilik konusunda dışa bağımlı bir devlet ne yaparsa yapsın bu son kaçınılmaz oluyor.
Hangi grubun, oluşumun ve yapılanmanın çatısı altında olursa olsun dışarıdan alınan 3-5 envanter desteği ile deyim yerinde ise taşıma suyla değirmenin dönmesi birkaç saat ya da günden öteye geçmez.
Özellikle biz üzerinde bulunduğumuz bu toprakların jeopolitik konumu nedeniyle Dünya'nın içinde kalmış bir ukte konumundaysak, bu konuda dışa bağımlılığımızı minimum seviyeye düşürüp, üretimimizi maksimum düzeylere taşımak değişmez tek gerçeğimiz olmak zorundadır.
Çünkü artık yeni dünya düzeni denilen düzende ekonominin , doların , un, su, tuzun fiyatınının ne kadar olduğu değil hangarlarında bekleyen sistemlerin kaç tane olduğunun önem kazandığı bir dönemdeyiz .
Ki zaten bu konularda lider konuma yükselme hedefi gerçekleştiğinde ekonomi diye bir problem olmadığı ortadadır.