Kitle İletişim Araçları Ve Çocukların Algısı

Yaşadığımız yüzyılda küçük yaşta kitle iletişim araçlarıyla tanışan çocuk, bu durumdan olumlu veya olumsuz yönde etkilenebilmektedir. Çocuklar yaşadığı dünyaya dair düşüncelerinin önemli bir kısmını kitle iletişim araçlarından öğrenmektedir. Kitle iletişimiyle de aile içerisinde tanışırlar. Böyle bir ortamda ise çocukların yetişkinlere yönelik haber içeriklerine maruz kalma ihtimali ön plana çıkmaktadır.

Yetişkinlere yönelik televizyon içeriklerine maruz kalan çocukların çoğu, algılama düzeyleri gereği televizyonda gördüklerini gerçek sanmaktadırlar. Örnek verecek olursak geçmiş yıllarda filmden etkilenen bir çocuğun kendini balkondan uçuyorum diye atmasını söyleyebiliriz. Bu örnekte de gördüğümüz gibi Çocuklar, özne olarak medyayla olan etkileşiminde kendi temsillerini üretip, yaşadığı dünyaya dair bilgileri özümserken bu bilgileri dönüştürüp sahiplenir.

Belli bir algılama düzeyine erişilmeden izlenen içerikler, çocuğa yanlış kavramlar ve çağrışımlarla olumsuz etki yapabilmektedir.

Kitle iletişim araçlarının etkilerine yönelik yapılan çalışmalarda bahsedilen belki de en önemli nokta bu araçların toplumu şekillendirme ve eğitme işlevidir. Bilindiği gibi bu işlev kitle iletişim araçlarının büyük bir önem taşımasını sağlamıştır. Peki medya çocuklar aracılığıyla alım gücünü arttırmaya çalışıyor mu? Çocuklar üzerine oluşturulan algı reklam satışlarını büyük oranda etkilediği görülmektedir.

Bu aşamada ebeveynlere büyük iş düştüğünü söyleyebiliriz. Okul öncesi dönemde gelişim dönemlerindeki çocuğa sahip anne-babaların iletişim becerilerinin değerlendirilmesi konusunda yapılacak çalışmalara ışık tutarak katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Çocuklarına uygun içerikler seçmeli ve tamamen kitle iletişim araçlarından soyutlamamalıdır.