Şemsettin Yılmaz
Yedi Çınar Okulları

''Aşı karşıtları yerine kararsızlar ikna edilmeye çalışılmalı''

Gündem (Elazığ Bülten) - Elazığ Bülten İnternet Haberciliği | 18.08.2021 - 08:29, Güncelleme: 18.08.2021 - 08:29
 

''Aşı karşıtları yerine kararsızlar ikna edilmeye çalışılmalı''

Psikiyatri uzmanı Uygun, Kovid-19 aşılamasında öncelikle ikna edilmesi gereken grubun kararsızlar olduğunu belirterek "Aşı olmama nedeni, aşının zarar vereceği inancı değil; aşının ne yapacağını bilmediği için ortaya çıkan belirsizlik kaygısı" dedi.

Psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Ersin Uygun, İspanyol gribinden bu yana küresel çapta ve ülkeleri bu derece etkileyen bir salgın yaşanmadığını, MERS ve SARS salgınlarının da tüm ülkeleri etkileyecek düzeyde olmadığını hatırlatarak, dünya için çok yeni olan pandeminin Kovid-19’la insanların hayatına girdiğini anlattı. Salgının başlarında verilen ilk tepkinin “ciddi bir şok tepkisi” olduğunu ve ne yapılacağını bilmeme, uyku bozukluğu, felaket düşünceleri, senaryoları ile kaygı düzeyinin çok yükseldiğini dile getiren Uygun, hastalığa çare bulmak için aşı ve ilaç çalışmaları başlarken, virüsü yok edecek veya hastalık yapmasını engelleyecek bir ilacın geliştirilemediğini hatırlattı. Uygun, dünya genelinde bir salgını kontrol etmenin en temel aracının aşı olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti: “Bir kişi ancak hastalık etkenine karşı bağışıklık kazanmış seviyeye getirildiğinde yani onda hastalık yaratma hali engellendiğinde artık hastalığı yeryüzünden kaldırmış oluyorsunuz. Geçmişte de bunun bir sürü örneği var; en önemlisi çiçek hastalığı ve ona karşı geliştirilen çiçek aşısı. O yüzden bütün dünya dört gözle bu aşıyı bekledi. Daha sonra ülkeler arasında da ‘Aşıyı en hızlı kim yapacak? İlk aşıyı kim yapacak?’ yarışı görmeye başladık. Bu noktada kaygılar ortaya çıktı çünkü normalde bir aşı çalışmasının fazları vardır, 4 fazdan geçer, güvenli olduğundan, uzun vadede bir yan etki yapmadığından emin olunur ve ondan sonra piyasaya sunulur. Ancak haklı olarak pandemi nedeniyle o kadar çok kişi ölüyordu ki bu fazlar hızlandırıldı ve faz 4 beklenmeden çoğu aşıya acil uygulama izni verildi. İnsanlarda da kaygı oluşmaya başladı; ‘Uzun vadede bende bir şey yapacak mı, bana zarar verecek mi?’ düşünceleri filizlenmeye başladı. Daha sonra aşıların uygulanmaya başladığını gördük. Avrupa ülkeleri, İngiltere ve İsrail çok hızlı bir şekilde vatandaşlarını aşılamaya başladı. Bütün dünya, bu ülkelere kilitlendi: Ne kadar yan etki olacak, en kötü yan etki ne olacak?” Türkiye’de uygulanmaya başladığında iki aşının çalışmalarının da devam ettiğine değinen Uygun, “Türkiye de ilk uygulanmaya başlanan aşının diğer ülkelerde yapılan çalışmalarla arasında verilerin farklı çıkması kaygıları alevlendiren bir durum oldu. Diğer bir aşının ‘Kardiyak yan etkileri olabilir.’ diye bir bilgi çıktı ve sanki çok sık oluyormuş gibi yanlış bir bilgiye dönüştü. Koronavirüsün ölümcüllüğü yanında devede kulak, ancak insanlar bunu bir kaygı nesnesi haline getirdi.” dedi. Doç. Dr. Ersin Uygun, aşıyla salgının kontrol altına alınması beklenirken, aşılanma başladıktan sonra toplumda farklılaşma gözlendiğini belirtti.
Psikiyatri uzmanı Uygun, Kovid-19 aşılamasında öncelikle ikna edilmesi gereken grubun kararsızlar olduğunu belirterek "Aşı olmama nedeni, aşının zarar vereceği inancı değil; aşının ne yapacağını bilmediği için ortaya çıkan belirsizlik kaygısı" dedi.

Psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Ersin Uygun, İspanyol gribinden bu yana küresel çapta ve ülkeleri bu derece etkileyen bir salgın yaşanmadığını, MERS ve SARS salgınlarının da tüm ülkeleri etkileyecek düzeyde olmadığını hatırlatarak, dünya için çok yeni olan pandeminin Kovid-19’la insanların hayatına girdiğini anlattı.

Salgının başlarında verilen ilk tepkinin “ciddi bir şok tepkisi” olduğunu ve ne yapılacağını bilmeme, uyku bozukluğu, felaket düşünceleri, senaryoları ile kaygı düzeyinin çok yükseldiğini dile getiren Uygun, hastalığa çare bulmak için aşı ve ilaç çalışmaları başlarken, virüsü yok edecek veya hastalık yapmasını engelleyecek bir ilacın geliştirilemediğini hatırlattı.

Uygun, dünya genelinde bir salgını kontrol etmenin en temel aracının aşı olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

“Bir kişi ancak hastalık etkenine karşı bağışıklık kazanmış seviyeye getirildiğinde yani onda hastalık yaratma hali engellendiğinde artık hastalığı yeryüzünden kaldırmış oluyorsunuz. Geçmişte de bunun bir sürü örneği var; en önemlisi çiçek hastalığı ve ona karşı geliştirilen çiçek aşısı. O yüzden bütün dünya dört gözle bu aşıyı bekledi. Daha sonra ülkeler arasında da ‘Aşıyı en hızlı kim yapacak? İlk aşıyı kim yapacak?’ yarışı görmeye başladık. Bu noktada kaygılar ortaya çıktı çünkü normalde bir aşı çalışmasının fazları vardır, 4 fazdan geçer, güvenli olduğundan, uzun vadede bir yan etki yapmadığından emin olunur ve ondan sonra piyasaya sunulur. Ancak haklı olarak pandemi nedeniyle o kadar çok kişi ölüyordu ki bu fazlar hızlandırıldı ve faz 4 beklenmeden çoğu aşıya acil uygulama izni verildi. İnsanlarda da kaygı oluşmaya başladı; ‘Uzun vadede bende bir şey yapacak mı, bana zarar verecek mi?’ düşünceleri filizlenmeye başladı. Daha sonra aşıların uygulanmaya başladığını gördük. Avrupa ülkeleri, İngiltere ve İsrail çok hızlı bir şekilde vatandaşlarını aşılamaya başladı. Bütün dünya, bu ülkelere kilitlendi: Ne kadar yan etki olacak, en kötü yan etki ne olacak?”

Türkiye’de uygulanmaya başladığında iki aşının çalışmalarının da devam ettiğine değinen Uygun, “Türkiye de ilk uygulanmaya başlanan aşının diğer ülkelerde yapılan çalışmalarla arasında verilerin farklı çıkması kaygıları alevlendiren bir durum oldu. Diğer bir aşının ‘Kardiyak yan etkileri olabilir.’ diye bir bilgi çıktı ve sanki çok sık oluyormuş gibi yanlış bir bilgiye dönüştü. Koronavirüsün ölümcüllüğü yanında devede kulak, ancak insanlar bunu bir kaygı nesnesi haline getirdi.” dedi.

Doç. Dr. Ersin Uygun, aşıyla salgının kontrol altına alınması beklenirken, aşılanma başladıktan sonra toplumda farklılaşma gözlendiğini belirtti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve elazigbulten.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.