Geçtiğimiz hafta olan bir olayda bir grup göçmen kadın, herkesin kuyruk bekleyerek bindiği toplu taşıma aracına kural tanımaksızın öne geçerek binmeye çalışıyor. Buna tepki gösteren ve sıraya girmelerini isteyen yurttaşlar bu “göçmensever” arap aşıkları tarafından “faşist, ırkçı, kötü kalpli, insafsız insanlar” olarak gösteriliyor. Kural tanımayanlar zavallı, kurallara uyulmasını isteyenler ise faşist oluyor.
Sınavsız şekilde üniversiteye kayıt olarak önce vatandaşlık alan daha sonra devlet memuru olan Suriyeli bir şahıs, söz konusu olan skandalları dile getirdiği için İlay Aksoy'a dava açıyor, hakkı yenen Türkler tepki gösterince yine faşist oluyor. Bu vatanın evlatlarına tanınmayan haklar Suriyeli ne idüğü belirsiz işgalcilere tanınıyor. Türkiye'de Arap olmayı, Türk olmaktan daha ayrıcalıklı bir hale getirenler pişkin pişkin koltuklarında oturuyorlar.
Bursa'da %60 engelli bir gencin, kalabalık bir Suriyeli grubu tarafından silahla darp edilip, işkence altında ayaklarının öptürüldüğü olayın görüntüleri sosyal medyaya düştü. Haber sizi şaşırtmasın çünkü görüntüyü çekip yayınlayanlar da bu suç makineleri. Sonra ajanslar hep bir ağızdan 2 Suriyeli tutuklandı haberini geçti. Tamamen algı operasyonu. 2 Suriyeli 7 Eylül 2023'te zaten tutuklanmıştı. Ancak olaya karışan 7 kişi serbest kalmış, 1 Suriyeli de firar etmişti. Sonuçta bu haberler yayınladığı gün bile tutuklu tek bir işkenceci Suriyeli yoktu. İçinizden öyle şey mi olur diyip tepki gösteriyorsanız bu göçmensever ırkçılara göre yine faşist oldunuz haberiniz olsun.
Bu göçmenseverlerin hedefinde ilk olarak kim var, tabii ki Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ.
Özdağ’a savaş açmış durumdalar ve işi tutuklanmasını isteyecek kadar ileri götürüyorlar. Farkında olmadıkları ise şu. Ümit Özdağ’ın faşist yaftası yiyecek kadar sert tavır almasının nedeni, aslında bu göçmenseverler.
Suriyeli ve Afgan aşığı bu tiplerin, bir bölümü suç makinasına dönüşme emareleri gösteren, kendi içinde mafyalaşmaya başlayan, gettolar oluşturan, toplum kurallarını hiçe sayan göçmenleri bile haklı görmeye başlamaları toplumdaki tepkiyi haklı olarak arttırıyor ve bu artan tepki karşısındaki vurdumduymazlık Ümit Özdağ’ın daha da sertleşmesine neden oluyor. Bir önceki Bursa örneğindeki gibi göçmenlerin işlediği suçlar istatistiklere yansımasın diye ört bas ediliyor, arka kapıdan salınıyorlar. Geldiğimiz noktada çoğu suç kayıt altına alınmazken, adalet talep edenler, tepki gösteren Türkler ırkçılıkla suçlanıyor.
Bu makul olmaktan uzaklaşma yarışını başlatan Ümit Özdağ değil.
“Türk kızlarını becermeye geliyoruz” diyen Afganları, Suriyelileri ve Pakistanlıları bağrına basan, herkesi ırkçılıkla suçlayıp Türk kelimesinden nefret ettiklerini saklayamayan asıl ırkçılar… Kendi sapıkları yetmiyormuş gibi, bu sapıkları da bağrına basanlardır.